31 Mayıs 2014 Cumartesi

KİTABIN DIŞINDAKİ AYETLERLE BAŞ BAŞA…

“Nedir o sağ elindeki ya Musa?
Asamdır. Ona dayanırım. Koyunlarıma yaprak silkelerim. Onu başka işlerde de kullanırım.” [Kur’an; 20/17,18]

Kayın, meşe, karaağaç, kızılağaç, karaçam, kavak ve köknarın bir arada bulunduğu sık ağaçlarla kaplı ormanda, elimde ‘asa-yı Musa’ benzeri bir ağaç dalı ile seher vaktinde gezintiye çıkmıştım. ‘Elimde kandil, gözümde mendil; vefa arıyorum, şefkat arıyorum, dost arıyorum’ denemezdi belki ama su şırıltısı, kuş cıvıltısı ve rüzgar uğultusu ile ruhum mest olmuş, derin düşüncelere garkolmuştum.

O sabah ‘yedi göl’den biri olan ‘ince göl’ün yanıbaşında kaldığımız bungalovun üst katında yer alan yatağımdan, ezan sesi yerine saati kurulmuş cep telefonumun zil sesi ile uyanıp doğruldum. Tahta merdivenlerden dikkatlice aşağı kata inip abdestimi aldım. Alt katta serili seccadenin üzerinde namazımı eda ettim.

Sonra kapıyı açıp evin önündeki terasta bulunan tahta masaya oturdum. Ortalık henüz aydınlanmamış, alacakaranlık hakimdi. Ay henüz gökyüzünde olup karşıdaki uzun çam ağacının yanıbaşında, gökyüzüne asılı bir lamba gibi duruyordu.

Aşağı inip yolun kenarında, gölün bitişiğindeki çeşmeden dağdan gelen soğuk mu soğuk kaynak suyunu yudumladım, avuçlarımla suyu yüzüme serptiğimde irkildim. Yakın çevreden kurumuş ağaç, çalı çırpı toplayıp bungalovun önündeki ocakta ateş yaktım. Ateşin çıkardığı çıtırtılara, ağaçlardaki kuşların ötüşü ve yakındaki göllerdeki kurbağaların vırak vırakları karışıyordu. Onun dışında ortalığa tam bir sessizlik ve sükunet havası hakimdi.

İnsanın kendini dinlemesi, içine dönmesi, hayatı, hayatın sahibini tefekkür etmesi için daha güzel bir zaman ve mekan olabilir mi bilemiyorum. Bildiğim bir şey var ki, şehir hayatının meşgalesi, karmaşası, koşturmacası, kalabalıklığı, gürültüsü insanı oyalıyor, yoruyor, dağıtıyor, monotonlaştırıyor, kendisiyle baş başa kalmasına olanak bırakmıyor.


Hayatımda ilk defa dün gece ateş böceği gördüm. Gün içinde ailecek göllerin etrafında yürüyüş yaparken yüzlerce minik kurbağa yavrusunun göle doğru yürüyüşüne tanık oldum.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder