CUMHURİYETİN 100. YILI TEBRİĞİM

BİR HABER & BİR ANI -5-

Bir Haber & Bir Anı

 

-5-

 

Haber

 

“Bahreyn Maliye Bakanı Salman El Halife: "İsrail ile Hamas arasında yaşanan çatışmaların İsraille olan ekonomik entegrasyonumuzu engellemesine izin vermemeliyiz. Köprüleri yıkmamalıyız. Ticari anlaşmaları sürdürmeliyiz.” *

 

“Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan yaptığı açıklamada İsrail ile Suudi Arabistan arasındaki normalleşme görüşmelerinin Gazze'deki savaşın sona ermesinin hemen ardından devam edeceğine inandığını söyledi. Faysal Bin Ferhan yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: "Şu anda ateşkes bekliyoruz, bundan sonra barış sürecinin yeniden başlatılması gerekiyor. Mümkün olmalı. Engelleri ve tarihi aşmaya hazır olmazsak barış şansı asla olmayacaktır. Araplar ciddi ve hazır olduklarını gösterdiler, bunun yakın zamanda gerçekleşmesini umuyoruz."

Bahreyn Dışişleri Bakanı Abdüllatif bin Raşid El Zayani de açıklamasında, "Gazze'de Hamas ve İsrail arasında yaşanan savaşın, bölgede Abraham Anlaşmaları sonrasında başlayan ekonomik bağlantıyı geciktirmesine izin verilmemelidir" dedi.” **

*  https://twitter.com/dailyislamist/status/1717485296323838334

** https://www.karadenizgazete.com.tr/dunya/suudi-disisleri-bakani-israil-ile-normallesmeler-yeniden-baslayabilir/450306

Anı

 

Bir tanıdığım anlatmıştı. Meşhur Davos krizi veya Van minit çıkışından -Ocak 2009- yaklaşık iki yıl kadar sonra bir banka iie iş gören faktöring firması sahibi Yahudi sermaye sahipleri ile bir toplantıda sohbet esnasında bu krizin/çıkışın onları etkileyip etkilemediğini ve bu konuda neler düşündüklerini sormuş. Onlar da kendilerinin bundan etkilenmediğini, işlerinin gayet güzel gittiğini ve iç siyasette zaman zaman kamuoyunu etkilemek/yönlendirmek için bu tür atraksiyonlara gereksinim olabileceğini, anlayışla karşıladıklarını söylemişler.

 

Yine bir başka tanıdığım da şu hatırasını anlatmıştı. Yıllar önce bir limanda bir gemi teftiş edilmiş. Teftiş sonucu sefere uygun bulunmamış, olumsuz tutanak tutulmuş fakat sonradan yüksek bir yerden gelen talimatla bu rapor iptal edilip gemi yola çıkmış. Geminin adı 15 Temmuz imiş ve rotası da israil imiş. Türkiye ve israil arasında mal götürüp getiriyormuş. Geminin kime ait olduğunu ise ne siz sorun ne ben söyleyeyim.

BİR HABER & BİR ANI -4-

Bir Haber & Bir Anı

 

-4-

 

Haber

 

“Türkiye-İsrail ekonomik ilişkileri son 20 senede önemli gelişme gösterdi. Ticaret dengesi, Türkiye'nin lehine bir seyir izledi. Türkiye-İsrail ilişkilerine bakıldığında, resmi veriler iki ülke arasında dönem dönem yaşanan ihtilafların ticari ilişkilere olumsuz tesir etmediğini gösteriyor. AK Parti iktidarında Türkiye-İsrail ticaret hacmi katlanarak arttı. Son yıllarda Türkiye’nin İsrail’e ihracatındaki artış da dikkat çekiyor. 2002 yılında 1,41 milyar dolar olan ticaret hacmi 2022’de 8,91 milyar dolara kadar çıktı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan eylül sonunda BM Genel Kurul çalışmaları için gittiği New York’ta İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’yu kabul etmişti. Bu; iki lider arasında uzun bir aradan sonra yüz yüze ilk görüşme olmuştu. Erdoğan daha sonra Türk basınına yaptığı açıklamada İsrail Başbakanı Netanyahu'nun ekim, kasım gibi Türkiye'yi ziyaret edebileceğini belirterek “Ondan sonra da biz iade-i ziyaretimizi yapacağız” demişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ve İsrail'in birçok alanda iş birliği yaptığını vurgulayarak “Yeni iş birliği alanlarının varlığı da bir gerçek… İsrail’in kaynaklarının Avrupa’ya taşınması konusunda arayışta olduğu da herkesin malumu. En akılcı rota ise Türkiye üzerinden bu kaynakların Avrupa’ya ulaştırılması.” yorumunu yapmıştı. Erdoğan’a göre iki ülke arasında sondaj çalışmaları noktasında da iş birliği fırsatları bulunuyor. Taraflar; rota, takvim ve sondaj alanları gibi ayrıntılar üzerinde müzakere ediyor.”

(https://tr.euronews.com/2023/10/11/turkiye-israil-ekonomik-iliskileri-ne-durumda-ticaret-hacmi-ak-parti-iktidarinda-nasil-deg , 11.10.2023)

Anı

 

Ercümend Özkan ağabeyimi tanıdığım yıllarda hobi olarak başlayıp zamanla ilk defa kendi geliştirip “Basın Tetkik ve Haber Alma Merkezi” adıyla bir iş koluna dönüştürdüğü yazılı basından isteyen kişi, kurum ve kuruluşlar için kendileri ve istedikleri konularda belirli bir ücret mukabili kupür derleme arşivi işini yapıyordu. Hatta zamanla bundan hareketle süreli yayınlar tarama dergisi olan İktibas’ı da yayınlamaya başladı. O zamanlar Basın Haber Ajansı (BHA) ve dergi ofisi birlikte idi. Apartman katının salonunda BHA çalışanları işlerine devam ederken, kendisini ve dergi ofisini ziyaret etmek isteyenler de aynı katın girişin sağındaki en köşedeki odasına uğrarlardı.

Bir gün yine sohbet sırasında konu Filistin meselesine gelince Ercümend abi, bir anısını anlatmıştı. Dilerseniz bundan sonrasını kıymetli eşi Mukaddes hanımefendiden dinleyelim.

“…Çalıştırdığı ajans, İsrail Sefareti ile kupür anlaşması yapmış parasını peşin almıştı. Kupürler yollanmaya başlanmış, bir iki ay kadar sürmüştü. Müslümanlarla fiili savaş halinde olan bir devletle ticari veya başka türlü bir ilişki kurmanın haram olduğunu öğrendiği anda anlaşmayı feshetmiş, sefarete de sebebiyle birlikte bildirmişti. Ödedikleri parayı da bin bir güçlükle toparlayıp geri verdi…” *

Gazze ve tüm Filistin’in 75 yıldır olduğu gibi bir defa daha İsrail ve destekçisi, hamisi Batı (ABD, İngiltere, AB ve diğer) koalisyonu tarafından savaş adı altında bombalarla enkaza çevrildiği, binlerce ölü ve yaralı olduğu bu günlerde nerden aklıma geldi ise yukardaki haber ve bu anı hatırıma geliverdi. Söyleyecek çok şeyim var ve uzun uzun yorum da yaparım ama bu kadarla yetinip yorumu size bırakıyorum.

 

* Ercümend Özkan, Mukaddes Özkan, İktibas Dergisi, Ercümend Özkan Özel Sayısı, Ocak 1996, Sh. 8