İster
inanın, ister inanmayın.
Baykal
ve Öztürk gerçeğin peşinde!..
CHP Genel Başkanı
Deniz Baykal, Can Dündar'ın Cumhuriyet'in 85. yıldönümünde vizyona giren
'Mustafa' filmini beğenmedi. Önceki gece galasına katıldığı filmle ilgili
görüşlerini yakın çevresiyle paylaşan Baykal, şu yorumu yaptı: “…Atatürk'ün
sofrası, içki içilen, coşku bulunmayan, sanki başarısız olmuş, bıkmış, umutsuz,
yalnız ve yaşlı bir adamın sofrası olarak lanse ediliyor. Atatürk günde bir
büyük rakı içen, kadınlara zaafı olan birisi olarak gösterilmiş. Zaafları
olabilir… Atatürk kendi döneminin tüm liderleri diktatör olduğu halde bu yönde
hiçbir eğilimi olmayan bir liderdi… Filmde, cumhuriyeti kurmak için birlikte
hareket ettiği arkadaşlarını sonradan yemiş, onlara ihanet etmiş gibi
gösteriliyor. Bunlar gerçek değil…” (Sabah, 30.10.2008)
Hulki Cevizoğlu’nun Ceviz Kabuğu programına katılan Yaşar Nuri
Öztürk, “Mustafa’yı, Atatürk’ü önce sıradanlaştırmak, sonra da dışlamak için
yapılmış bir film” olarak değerlendirdi. Öztürk, “Bana göre bu film Atatürk’ü
aleladeleştirmek için yapılmış. Aleladeleşirse etkisizleşir. Bu, Atatürk’e pusu
kuranların oyunudur. Mustafa Kemal, Süleymaniye camisine haç takmalarına engel
oldu. Hȃlȃ Mustafa Kemal’in rakısı
ile uğraşmaları ayıptır. Fatih Sultan Mehmet çok şarap içerdi. Şimdi onu kaç
fıçı ile çağ açtı diye mi değerlendirmeli?” dedi. (Vatan, 04.11.2008)
Şaka
değil, kelimesi kelimesine aynı.
Laiklik
/ rakı ilişkisi!..
“Kim
dinler: Laikler
Bir
de cam bardağında rakı.
Safiye
Ayla’nın kendi sesinden bir giriş ile başlıyor Ata’nın sevdiği şarkılar. Naim
Dilmener’in de katkılarıyla hazırlanan albümde, favorim ‘Cana rakip’. Bir çay
bardağı rakı eşliğinde güzel gider her daim. Albümü bütün laiklere şiddetle tavsiye
ederim.” (Berrin Karakaş, Rafta kalmasın, Tempo, Sayı: 1085, 11.09.2008)
Kampana
“Bir ara kadehinde rakısı kalmayan Atatürk her zaman, sofra
üzerinde bulunan kampanayı alarak çan çan diye çalardı. Ben dahil sofraya
hizmet eden tüm arkadaşlarım kadehinin boşaldığını fark edememişiz. Çanı
çaldıktan sonra hepimize, herkese hitaben ‘Yahu demokrasi ilan ettik ise de
bana bir tek rakı da mı vermeyeceksiniz’ diye espri de patlatmıştı. (Atatürk’ün
kütüphanecisi Nuri Ulusu, Sabah Kitap, 19.11.2008)
Cumhuriyet ve rakı…
“Ey yükselen yeni nesil, cumhuriyeti biz
kurduk, onu yükseltecek sizlersiniz.” K. Atatürk
(Haber Türk, 29.10.2009, Ön sayfa)
Beyefendiler, “kulüp rakı” sizlere
emanet. Mey İçki
(Haber Türk, 29.10.2009, Arka tam sayfa)
Teşbihte hata olmaz mı demeli
yoksa dervişin fikri neyse zikri o mudur?
Antalya'nın Kemer ilçesinde Atatürkçü Düşünce Derneği Kemer Şubesi
tarafından ''Dinin ve Kadının Türban ile İstismarı'' konulu konferans
düzenlendi. Kemer Belediyesi Kültür Salonu'nda yapılan konferansa katılan Doç.
Dr. Şahin Filiz, ''Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk, İslam dinini en iyi
anlayan insanlardan biri'' dedi. Kur'an-ı Kerim'de ''türban'' gibi bir ifade
olmadığını belirten Şahin, ''kadınlarımız, kendilerini erkeklerden bir adım
geride görmeye itilmektedir'' diye konuştu.
Doç. Dr. Filiz, konuşmasının ardından izleyicilerin sorularını yanıtladı. Bu sırada bir katılımcının, ''Dinimizi öğrenmek için sadece Kur'an-ı Kerim'i kaynak alabilir miyiz'' sorusu üzerine Filiz, ''Kur'an-ı Kerim sek içilmez, yanında başka kaynakları da incelemek gerekir'' dedi… (www.haber7.com, 31.03.2008)
Doç. Dr. Filiz, konuşmasının ardından izleyicilerin sorularını yanıtladı. Bu sırada bir katılımcının, ''Dinimizi öğrenmek için sadece Kur'an-ı Kerim'i kaynak alabilir miyiz'' sorusu üzerine Filiz, ''Kur'an-ı Kerim sek içilmez, yanında başka kaynakları da incelemek gerekir'' dedi… (www.haber7.com, 31.03.2008)
Tabu ve dogma
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder